Söyleşi: Damla Göl

Çocuk kitapları çevirisinde nelere özen gösterilmeli?

Banu Pinter: Çocuk kitaplarının dili bambaşka. Anlatım şekli bambaşka. Dünyası bambaşka. Bir çocuğun ilgisini çekecek dili ve anlatım tarzını yakalamak için çocuklarla zaman geçirmeyi seven biri olmanız gerektiğini düşünüyorum. Ben öyleyim. Etrafımdaki bütün çocuklar, tanışmamızdan itibaren beş dakika içinde beni arkadaşları yerine koyar, kimsenin yüzüne bakmayıp benimle vakit geçirmek isterler. Bu, tanıştığım bütün çocuklar için geçerli. İşte bu kadar iddialıyım onların hayatlarına girme becerisi konusunda. 🙂 Eh, bu da elbet çeviri diline olumlu yansıyor.

Bu kitap için kültürel uyarlama gerekti mi? Çocuklar için açıklamanız/açmanız gereken durumlar oldu mu?

Banu Pinter: Elbette, yer yer oldu. Ne de olsa olayın yer aldığı ülke, başka bir ülke. Dolayısıyla kültürü de farklı. Çocukların alışkın olduğu oyunlar ya da alışkanlıklar da farklı. Kimi zaman bunu ‘lokalize’ etmek veya açıklamalarla çocuk için anlaşılır hale getirmek gerekebiliyor.

Çocuk kitapları bence her yaşta okunması gereken umut kaynakları da aynı zamanda. Siz çeviriyi yaparken neler hissettiniz?

Banu Pinter: Bu görüşünüze kesinlikle katılıyorum. Ben çocuk kitabı çevirisi yaparken ya da yeğenime masal okurken hiç sıkıldığımı hatırlamıyorum.:-) İlgili konulara ‘yaşanmışlıklar’ın ardından başka bir gözle bakmak hem çok eğlenceli hem de kimi zaman şaşırtıcı derecede öğretici.
(2016)